YOLA ÇIKIP VARMAYAN, YOLDAN ÇIKIP VARAN YOKTUR!

Yummak istiyorum gözlerimi, hayata açmak için! Kazanmak için kaybettiklerini hiçe sayan insan ve insanlığın içler acısı halini anlamak ve anlamlandırmak adına…Dertleşmek belki de derdi deşmek adına kendimle baş başa kalmak istiyorum. Cevaplamakta zorlandığım soruların cevabı için üstüme aldığım tefekkür yorganı ile istihare uykusuna dalmak istiyorum. Ve gözlerimi yummak istiyorum göz yumduğum hakikatlere açmak için… Yummak istiyorum gözlerimi kâinatı okumak için. Kötülükleri ile nam salmışları ısrarla iyi göstermeye çalışan kötüleri görmek istemiyorum artık… Hakkın, bâtılı zayi ettiği bir inanç ekseninde, bâtılın zayi ettiği insanları görmemek adına. Her türlü rezalete gözlerini yumanlar “Tozpembe bulutlarda, pembe hayaller kuruyor.” diye varsın gülümsesinler diş bileyerekten kapkaranlık dünyalarında ben yummak istiyorum gözlerimi… Başarının, başağrı olduğu, dört yanlışın bir doğruyu götürdüğü böylelikle doğruların hep kaybettiği, Dersin dert, derdin ders olduğu sistemsiz eğitimden uzaklaşmak adına… Nasıl iyi insan olunur(?)un cevabının izafileştiği, fakirin, miskinin itilip kakıldığı, bebeklerin sokaklara atıldığı, üçün beşe satıldığı, muhasipsizce (Düşüncesiz-Hesapsız) yatıldığı zamana göz yumulan dünyaya, gözlerimi yummak istiyorum. Trajikomik bir şekilde “Gözü açık ol” telkinlerinin boş beyinlerde ve meydanlarda cirit attığı; Irzını, hırsına değiştirenleri görmemek ve duymamak adına yummak istiyorum gözlerimi… Umutsuzluk değil söylediklerim! Umutların gölgede bırakıldığı ve adı konulamayan engellerle, mahzun yaşantıların manzum hikâyelere dönüştüğü adeta bir film setini andıran ve biçilmiş rolleri oynamak zorunda bırakılan insanlara ait bir manzaraya duyulan rahatsızlığımın serzenişi. Her insanın kendi vicdanının hukukçusu olmasını istiyorum. Değersiz eğitimin, değersiz olacağını haykırıyorum. Bu bağlamda evlatlarına isim bırakırken gösterdiği ehemmiyeti, onun manevi eğitimine gösteremeyen ebeveynlerin çaresizliklerinin çaresine bakılması gerektiğini düşünüyorum. Müslümanın namazı seccadede, orucu ramazanda, vaazı/telkini camide bırakmasının onu ileriye götüremeyeceğini hatırlatıyorum. Namaz, oruç vs. ibadetlerini hayatının her aşamasına adeta bir yemeğin çeşnisi gibi serpiştirerek hayatına lezzet ve istikamet katmasını arzu ediyorum. Heyhat ki bayağı eksiğimiz var ve bunları düzeltmek adına pek de bir girişimimiz yok. Bilmek gerekir ki; Hadiselere bakıp görmemek körlüğe, görüp sahip çıkmamak nankörlüğe

delalet etmekte. Bu hal de gözleri yummak umursamamak değil tam aksi, içe yönelerek dışa sirayet etmesi gerekenlerin doğuşuna vesile olacaktır. Yolumuz bu olmalı Taptuk Emre’nin ifadesi ile nihayetlendirirsek “Yol bu. Yola çıkıp varmayan, yoldan çıkıp varan yoktur elbet.” Allah, hayat yolculuğumuzda yolumuzu Kur’an, sünnet ve dostlarıyla aydınlatarak sırat-ı mûstakîm’den ayırmasın.

Selam ve dua ile…

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.