Paranın en tatlısı şüphesiz baldan kazanılan para. Eski bir arıcı ve yeni ilgi alanı edinmiş biri olarak baldan para kazanmayı düşünmüyorum. Çünkü bakımı ve masrafı çok yaptığı balda kendini bahara zor atar. Ama sular kesilmese 30 kilo sağıp 50 kilo süt satanlar gibi piyasada hala pekmez 80 bal 50 lira. Gerçi son şeker fiyatlarından sonra artık artmak zorunda fiyat ama balın hakkı olan 250 lirayı görmedi henüz. Benim balım olsa kilosu 300 liradan satarım. Kovan düzeni koloni durumu kraliçe arı yumurta düzeni kirecleme barsak sendromu yavru çürüğü oğul yalancı ana bigudi say say bitmeyen bir bilgi dünyası arı. Her konudan anlamazsınız elinizde sadece kovanınız kalır. Buraya kadar arı işinin meşakkatinden basettim. Ancak hileli taraflarından da bahsetmek isterdim ama insanlar bal diye glikoz fruktoz yerinde kavun şerbeti yemek zorunda kaldığından beri alıştılar bu tada. Bozmak istemem damak tadlarını. Bir dönem harıl harıl tv ekranlarından arılar yatarken arı gibi çalışan şekerden bal imal edenler kayboldu birden. Şimdi balın para etme dönemi daha yeni başlıyor tahminim. Çünkü hiçbir yerden çalma sahte bal imal etme ihtimali kalmadı. Ufak tefek imkânlar var bu konuda ama dersem onlara yarar. Demem o ki ülkenin arıcılığı artık kendine has ırklardan olusmak zorundadır. Karniyol belfaks gibi ırklar yerine kılıç Anadolu yada Kafkas ırklar kuvvetlenmelidir ülkemizde. Mevsimle yağmaya açlıkla mücadele edebilen kendi ırk ve soylarının oluşması ve oturması mecburidir. Tatlı kazanmak istiyorsak yerli ve millî olmak zorundayız. Kalın sağlıcakla.