İnsanı değerli kılan Allah’ın onu muhatap almasıdır.
Yoksa devasa alemler içinde, sayısız
canlılar arasında bir nokta mesabesinde bile
değiliz.
Kıymetimiz Allah ile olan kulluk ilişkimizdir.
Yani takva. Zaten Allah’ın indinde en kıymetli
olan takva ve derecesi. Takva Allah’tan korkmak
ve ümit etmek
arasındaki alınan düzenle
alakalı bir durum.
Kulun dış kaynaklı
etkenlerden beslenen
bir günah yükü yoktur
yada azdır.
İnsanın takvasını
ölçebilecek ya da bir
kıymet taktir edecek
bir makam yok elbette.
Müslümanın görevi
hakkıyla Allah’tan
korkmalı ve hakkıyla
ümit etmektir. Beynel
havfi verreca dediğimiz
mesele bu aslında. Her iman etmiş müminin
ortak kaygısı Allah’a hakkıyla kul olma kaygısıdır.
Müminin derdi cenneti kazanmaktan çok
Allah’tan korkmaktır. Bu da takva olmayı gerektirir.
Takva olan bir sosyal yaşamda adi suçlu
sayısından tut güvenlik meselesine kadar bir çok
sosyal meseleyi yaşanılabilir bir çevreyi tanzim
eder. Hem dünyevi hoşluk hem uhrevi huzurun
tesisidir aslında. Allah bizleri de takva yaşayıp
imanlı ölen kullarından eylesin.