Erzurumspor taraftarları tahtanın açılmasını
ve transfer yapılmasını dört gözle
bekleyedursun, lige eldeki mevcut kadroyla
devam edeceğimiz artık netleşti.
Evet, transfer tahtamız tertemiz, pırıl pırıl
çünkü kapalı. Ne gelen olacak ne giden... Mevcut
kadro ikinci yarıyı başarıyla tamamlayabilecek
mi? Doğrusunu isterseniz bu konuda biraz
karamsarım.
Herkesin dilinde bir OMICRON şarkısıdır
gidiyor. Efendim futbolcularımız bu illete yakalanırsa
ne olacakmış da
sahaya nasıl çıkılacakmış
da...
Hikaye işler...
Biz mevcut halimizle
kanser sayılırız
zaten. Bir takımın
transfer yapamıyor olması
belki kanserden
bile daha ağır bir vakadır.
O nedenle korkmayın
efendim, OMICRON
bu takıma hiçbir
şey yapamaz.
Mevcut kadro sahaya
çıksa da çıkmasa da ilk yarının sonunda
gösterdiği beceriksizliği sergileyerek playoff maçlarına
kalacaktır.
Mevcut kadro sahaya çıkarsa ve eksiksiz yoluna
devam edebilirse şampiyonluğun gelmesi
de muhtemeldir. Yeter ki biz kendimize yenilmeyelim.
Kendi beceriksizliğimize veya kendi aymazlığımıza
yenilmediğimiz sürece bu ligin kalburüstü
takımlarından olduğumuzu gösterdik.
İkinci yarı çok daha çetin geçecek ve Ankaragücü
gibi bir tecrübenin bu ligde fark yapabileceğini
tahmin ediyorum. Erzurumspor mevcut
şartlara rağmen tempoya ayak uydurması başarırsa
en kötü ikinci durumda bitireceğini düşünüyorum.
Eğer tempoya ayak uyduramazsa en
fazla playoff maçlarına kalırız. Bundan daha kötüsü
olmaz diye tahmin ediyorum. OMICRON
bizi korkutmuyor. Asıl korkum futbolcuların rehavete
veya “nasıl olsa” virüsüne kapılmasıdır.