Uzun zamandır HDP’nin siyasetini beğeniyorum. Beğeniyorum derken benimsiyorum anlamına demiyorum. Elbette HDP’nin siyasi çizgisini beğenmiyorum ama izledikleri yolu, tavırlarını cidden beğeniyorum. Adamlar davalarından, çizgilerinden asla taviz vermiyorlar. Önceki gün AK Parti’nin başörtüsü meselesini mecliste grubu bulunan partiler ile görüşmesi esnasında HDP’ye de bir heyet göndermesi tartışmalara neden oldu. Vay efendim niye görüşmüşmüş de hani karşıymış da falan filan. Bu ülkede bir HDP gerçeği var bunu tasvip edersiniz ya da etmezsiniz ama 6 milyon insanın oyunu almış bir parti var. Terörle iltisaklı olduğu ciddi anlamda konuşuluyor hatta PKK’nın meclisteki uzantısı deniliyor, ben de bu kanaatteyim. Benim tavsiyem HDP’nin terörle arasına mesafe koyması meselesi ancak bu HDP’nin mecliste temsil edilemeyeceği anlamına gelmez. Demokratik hak olarak 6 milyon insanın oyunu almış bir parti olarak hem parti grubu hem milletvekili hem de legal bir partileri var. Adamların parti sözcüsü çıkıp bu görüşme konusunda deneçler verdi, herkese ayrı ayrı cevap verdi, kapıların açık olduğunu söyledi ama bir şey daha söyledi altını çizerek: Biz davamızdan taviz vermiyoruz dedi. Ben de aynı kanaatteyim. Her ne olursa olsun, söylemleri bize yanlış ve ters gelse de terörle iltisaklı görünse de PKK’nın sözcülüğünü yapsa da adamlar yollarından şaşmıyorlar. Dediğim dedik, çaldığım düdük manasına söylemiyorum bunu, adamlar kendilerine bir yol seçmişler ve bu yolda doğru bildiklerinin arkasından her şeye rağmen gidiyorlar. Her şeye rağmen diyorum çünkü hukuki süreçler operasyonlar devam ederken bile kimse yılmıyor ve sinmiyor. Burada bir HDP güzellemesi yapmaya çalışmıyorum olanı söylüyorum. Dava böyle savunulur. Onlara göre doğru olan dava, bize göre yanlış olabilir ancak dediği tarafta duran ve doğru olduğunu kabul ettiğimiz siyasi görüşler de davalarını aynı bu şekilde savunsalar keşke; benim demek istediğim bu. Benim tasvip edip etmediğim HDP için çok da önemli değil ancak dava meselesine bir örnek vermek gerekirse karşımızda duruyorlar. Bunu bugün siyasi arenada karşı durmaya çalıştıklarına ihanet edenlere söylüyorum. Bir dava varsa ortada ölümüne savunulmalı, ser verip sır vermemeli, kıvrılıp dökülmemeli, rant uğruna, çıkar uğruna insan, davasından vazgeçmemeli bence. Siyaset böyle olmalı.