Bugün Erzurum’un kurtuluş yıl dönümü. Aziziye ne ise Çanakkale odur bu ülke için. Tabyalara bakınca ülkenin hududu gibi duruyor gözümde. Çok yıllar geçse de hatta asırlar geçerse o kan orada duracak. Sarıkamış destanını doğru kaynaklardan okursanız vahyin ve imanın kaynağını okursunuz. Aziziyeye bakarsanız uhudu görürsünüz. Çanakkale ye bakarsanız bediri görürsünüz. Çanakkale için" besrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi" derken akif öyle kafiye uysun diye demedi. Serhat boylarının nazenin gülü derken abartı gibi geliyor herhalde. 2001 yılıydı galiba. Haber doğu gazetesinde sayfa sekreterliği yaparken bir eğitim paneli planladık. Halk eğitim merkezinde kendimizce düzenlediğimiz
panelin panelistlerinden biride sayın Ömer Özyılmaz beydi. Sunumu bana ait olan programa çok iyi hazırlandık. Metinler yazdım notlar aldım. O salondaki alkış tufanına sebep olan not şöyleydi. Giderse Erzurum Anadolo kapısı kırık bir kale gibidir. Tespit doğruydu alkışı hak ediyordu ama o zaman Erzurum’un eğitim seviyesi 59. sıraydı. Acaba bu şehir ülke icin neyi eksik yapmıştı anlamakta zorlanıyorum. Bu basit bir futbol müsabakasında bile oryadayken bu ülke bu şehre olan vefa borcunu ne zaman ödeyecek merak ediyorum. Önceki yıllarda spor takımımız üst ligdeyken Beşiktaş’la olan müsabakasında Kazım Kanat diye bir yorumcu skoru yorumlarken Erzurum’la dalga geçmişti. O kadar içime işlediki içime adam vefat ettiğinde sevinesim gelmişti. Tabiki düşmanım değildi o adam ama bu şehir yorum olarak dahi tahkir edilenezdi benim için. Hala öyle ya. Erzurum denilince bir yanım eksiktir yetim çocuklar gibi. Erzurum denilince tüyleri diken olur tarihin. Erzurum denilince kalınca bir fasikülün yedi puntoyla yazılmış bitmemiş bir hikayesi gelir. Sarı gelin çağ kebap değildir Erzurum. Erzurum kurtuluştur bu ülke için.