Kırklar

Kırk kutlu kişi. Türk inancında bilinmeyen yerde yaşayan kırk ulu kişi. Aslında hayal ürünü gibi durmakta. Üçler yediler kırklar diye anlatılanalrın matematiksel bir tekrarı varımdır bilemiyorum. Ama bazı tasavvufi kaynaklarda ima edilen bu ulu kişilerin yardım eli hep bu milletin üstünde var hissedilir. Belki hayal ürünü belki dini bir argüman olarak kullanılır bilinmez ama manevi hazzı çoktur. Aşıkların dillerine kadar uzanan bu şöhret sadece dilde kalmaz, manevi irşattada kullanılır zaman zaman. Ricalül gayb da denilen bu kişilerin Allah tarafından özel donatılarla donatıldığı, manevi destekte kullanıldıkları işaret edilir. İnancımıza varlığı muallak olan bu ulu bilgelerin bir meratip silsilesi vardır diye düşünülür. Bir rütbe sırası, askeri bir metod olarak algılanınca bu kişilerinde İslam ordularına destek oldukları hikayeleri kuvvet bulur anlatılarda. Hızır gibi varlığı Kurani kaynaklarca kesin, varlığı çok net olmayan isimlerin yanında kırklar, biraz daha muğlak durmaktadır. Var veya yok. Ama manevi baskıları, toplumsal destekleri, bireysel iratları kesindir. Menkıbe yada hikayeden daha kuvvetli söylemlerle anılırlar. Bazı rivayetler de beyaz güvercinler benzetmesi olsa da, burçlardan konuşanların imani derecelerine bakınca, varlıkları tartışılmaya kapatılmış gibi dururlar. Her ne şekilde olursa olsun irşatla görevli oldukları aşikardır. Günaha meyyal nefislerin zamanla şahit oldukları bu ulu bilgelerin rüşt konusundaki görevleri hassasiyet arz eder. Avamdan çok tebliğcileri İrşad eden, manen destekleyen ve onlara görevlerinde yardımcı olan bu uluları, öğretmenlerin üstü olan doçent yada prof. ayarında değerlendirmek isabet olsa gerektir. Sayıları 40 larla anılan bu öğretim üyelerinin sayısı milyarı aşan ümmet üzerindeki başarısı hayli yüksek iken, din işleriyle meşgul diyanetin personel sayısı 40 binden fazladır. Ancak kırk kişinin irşatla görevli olduğu bir ümmeti, kırkbin kişinin dizginleyemememsi şaşırtıcı olsa gerektir. Kırkbin kişilik diyanet ordusunun verebileceği manevi eğitimde sınıfta kalan bu camianın bir eğitim yada irşat işlemine ihtiyacı varıdır bence. Ortada görünmeyen Üçlerin, yedilerin ve kırıkların eğitim seviyesi ve eğitici kalitesi, bu gün kırkbin kişi tarafından egale edilememektedir. Burda aşikar olan bir dini eğitimsizlik başını almış giderken, kendini eğitememişlerin bizi eğitmek gibi bir lüksü olamaz. Bence var olan kırıkları devlet işe almalı, bu kırkbin kişiyide İrşad ettirmelidir. Bence tabi.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.