Başkası olma kendin ol böyle çok daha güzelsin diye bir şarkı vardı. İyi bir tavsiyede bulunuyor aslında. İlim ilim ilmektir ilim kendin bilmektir diye de tembihler Yunus. Demek ki kendin olmak bir karakter meselesi. Elbette öyle ama başkalarının heveslerine uyduruk islerine ve kandırmacalarınada teslim olabiliyoruz bazen. Toplumumuzda özellikle gençler arasında bir heveslenmedir gidiyor. Saçını yandan yukarı kestirerek yada kolunda bir dövme hatta kız çocuklarının acaip giyinmelerine bakılırsa hep bir özenti yada heves meselesi olduğunu görüşürüz. Oysa başkasına yakışan sana yakışmayabilir. Soytarılığın adı moda olmuş vesselam. İnsanımızı bu kesmekeşten kurtarmak için onlara uyarı ve tavsiyelerde bulunmalıyız bence. Hatta onlara yaşanmış hikayelerden olaylardan bahsetmeliyiz. Beydeba nın kelile ve dimne adlı eserini her fırsatta dile getiriyorum. Olayları fablla anlatan en güzel eserlerden biri. Bi gibi intak sanatını kullanan hikayeleride önemserim. Hatta bu konuyu çok iyi izah eden bir yazıyı paylaşmak isterim. Yerinde olur bence.
Kıssadan Hisse
Tilkinin kuyruğu kayaya sıkışmış ve kuyruğunu kesmek zorunda kalmış.
Daha sonra bir başka tilki onu gördüğünde“Kuyruğunu neden kestin?” diye sormuş.Kuyruğu kesik olan;
“Böyle mutlu hissediyorum.
Sevincimden havalara uçuyorum” demiş.
Bunun üzerine diğer tilki de kuyruğunu kesmiş.Fakat mutluluk yerine şiddetli bir acı çekmiş.Hemen tilkiye gelip; “Neden bana yalan söyledin?” demiş.
Tilki; “Eğer acı çektiğini diğer tilkilere söylersen onlar asla kuyruğunu kesmez ve bizimle dalga geçerler.” demiş.
Bu iki tilki diğer tilkilere yaşadıkları mutluluğu (!) anlatmışlar.
Böylece tilkilerin çoğu kuyruklarını kesmişler.Çoğunluk onlara geçince bu sefer kuyruğu olanlarla dalga geçmeye başlamışlar.
İşte böyle…
Önce toplumu bozarlar, sonra iyi insanları kötü insanlara ayıplatırlar.
Kendiniz Olun , Fazlasını Olmaya Çalışırsanız Bir Hiç Olursunuz.