KANDİL

Kandil denilince bizde belirli kıymetli geceler
olarak bilinir. Son 40 yıllık zaman
diliminde ise kandili bir terör merkezi
olarak öğrendik. Kastım tam da bu işte.
Kandil, Zaho, Zap, Avaşin derken biz çevremizdeki
coğrafyayı epey öğrendik.
Mücadelemize şehitler verdik bu coğrafyada,
gerilla olduk
direndik. Hâlâ da
mücadelemiz devam
ediyor ve başaracağız
inşallah. Başarırız elbet
ama içimizdeki art
niyetliler olmasa.
Mecliste oylamaya
sunulan ve
Kandil’in kaderini
değiştirecek harekatların
düzenlenmesini
sağlayan izne “hayır”
diyenlerin akabinde
“Kandil’i yıkacağım”
diye çıkışması saçma
oldu bence.
Gözümüzün içine baka baka bizi saf yerine
koyanları hayret ve dehşetle izliyoruz.
Aklımızla alay eden bize yalan söyleyen ve
bunu da bir hiç uğruna yapanların devireceği
kandil zannımca şinanay tarzı olur herhalde.
Hani gaz lanbasına şinanay derler ya gaz yerine
zeytin yağı koyarsan o da kandil olur.
İçindekilerin birgün gaz, birgün yağ, birgün
kötülük birgün, değişik ve kalabalık herselerden
oluşu burnumuza çok hoş olmayan kokular getiriyor.
Zannımca bu akla ziyan ifadelerin perde arkasında
başka işler var.
***
Kandil’i yıkacak olanların kandilli karıştırdığı
kesin.
Bence onların kastı Kandil’den ziyade şinanay!
Gaz kokan, petrol kokan ilişkilere bakılacak
olursak çok yangınlar daha çıkaracaklar.
En azından niyetleri böyle.
Bakıp göreceğiz.