Artık sezonun ilk yarısını 2 hafta sonra tamamlayacağız. Takımımız sezonun ilk yarısında istediğimiz sonuçları alamadı ve doğal olarak puan cetvelinde de istediğimiz konumda değil, fakat son haftalarda oynanan güzel oyun her ne kadar sonuçlara yansımamış olsa da bizler mutlu oluyoruz. Sezona kötü bir başlangıç yaptık. Fakat birkaç haftanın ardından toparlanma sürecine giren takımımız Samsun maçında gönülleri fethetti. Ardından büyük bir düşüş yaşadık. Denizli ve Malatya maçlarında oynanan berbat oyuna rağmen kazanmasını bilmiştik. Kötü oyun sonraki haftaların habercisi oldu. Art arda kötü sonuçlar alarak büyük bir düşüş yaşadık. Fakat son birkaç haftadır takımımız güzel mücadele edip, sonuca gidemiyordu. Gençlerbirliği deplasmanından 3 puanla dönmek şart olmuştu. Bu müsabakanın ilk yarısında takımımızın harika oyunu bizleri son derece mutlu etti. Bizler ikinci yarıda farkın açılmasını beklerken eski sisteme dönüş yaptık. Koskoca bir 45 dakikayı geriye yaslanarak skoru korumanın derdine düştük. Gençlerbirliği takımı ise bu fırsatı değerlendirerek sağlı sollu ataklarla gol aradı ve nihayetinde uzaktan bir şutla golü buldu. Kalecimiz Göktuğ’un bu kadar basit goller yemesine artık şaşırmıyoruz. Bu sebeple transfer şart diyoruz. Fakat yediğimiz golün ardından verdiğimiz tepki, bizlere ‘bu takım geri yaslanmasa ofansif oynamış olsa gol veya goller bulabilir’ dedirtti. Takımın son haftalarındaki mücadelesi memnun ediyor. Ülke futboluna pırlanta gibi genç isimler kazandıran İzmir’in altın çocuklarını bu hafta kendi sahamızda konuk edeceğiz. İnşallah galibiyetle ayrılır ve Bolu maçına daha moralli gideriz.