İyi bir Müslüman, ibadet etmekle mi olunur?

Mesele Kur’ ân-ı Kerim’ in iyi okunup
anlaşılmasıdır. Herhalde buna herkes katılabilir.
Eğer bir Müslüman ibadet edip de iyi bir
insan olmuyorsa aslında, o insan ibadet yapamıyor
demektir. Bu vesile ile, ibadetin
bütün hayatı kuşatan kulluk
anlamı taşıdığını hatırlatmış olursak
iyi bir şey yapmış oluruz.
Belki yaptığımız teşhis yerinde
ve doğrudur,ama teklif nasıl
olmalıdır.Yani,Kur’ ân-ı Kerim
okunmalıdır, ama tamam da,
Kur’ ân-ı Kerim nasıl okunmalı ve
nasıl anlaşılmalıdır? İşte sorun buradadır.
Aslına bakılırsa mesele,
Kur’ ân’ ı–ı Kerim’ i okumamaktan
ziyade doğru anlamamaktan
kaynaklanmaktadır. Bugün bir
takım sapık gruplar, kendi sapıklıklarını
Kur’ ân-ı Kerim’ i alet ederek
ona dayandırmaktadırlar.Kur’ an-ı Kerim’ i
doğru anlama ve hayatımıza uygulamanın tek
yolu da Hz. Peygamberimiz (S.A.V.) Efendimizin,
Kur’ ân-ı Kerim’ i anladığı yoldur, yani sünnetler
ve hadislerdir.
Fakat burada da sorun var. Bu
sapkınlar,hadisleri de kendi sapık görüşlerine alet
ediyorlar.
Hatta kafaları çalışmadığından veyahut
da işlerine gelmediği için, inkâr dahi edebiliyorlar.
Bundan dolayıdır ki doğru İslam,
Kur’ ân-ı Kerim’ i ve Hadis-i Şerif’ leri okumaktan
ziyade her ikisini de birlikte, doğru anlamakla
doğrudan ilişkili olduğunu göstermektedir.
Eğer Kur’ an-ı Kerim ve hadisler doğru
anlaşılmaz ve doğru yorumlanmazsa din adına
kelle uçuran cellatlar çıkar, din adına, darbe yapmak
için, sivilleri, gözünü kırpmadan öldüren,
kuzu postuna bürünmüş kana susamış kurtlar,
hiçbir zaman dünyamızdan asla ve kat’ a eksik
olmazlar.
Herhalde bunun yolu da hiç şüphesiz ki
eğitimden geçer. Batı’ daki gibi çocuklara, küçük
yaştan itibaren çok iyi bir dini eğitim verilmesi
gerekir. Ama tamamen devletin gözetiminde verilmesi
gerekir. Bugün yapıldığı gibi, çocuklar dinini
öğrensin diye, sapık gruplara
teslimediliyorlar ve felaket de buradan
başlıyor.Yani ülke olarak bu bağnazlıktan kurtulmamız
lazım. Okullarımızda ilkokuldan, üniversite
son sınıfına kadar, doğru İslam öğretilmelidir.
İslam’ ın iki temel kaynağı vardır.
Kur’ ân-ı Kerim ve sünnettir. Diğer bütün kaynaklar
ve bilgiler de bu iki esas üzerine bina edilir.
Çünkü, Kur’ ân- Kerim’ i ve sünneti doğru
anlamak demek bu sapıklıkların önüne geçmek
demektir. Bu yüzden küçükten itibaren
tüm insanlarımızı bunlara karşı
korumak zorundayız. Yoksa bu hastalılardan
dolayı, ülkemiz büyük zararlar
görür.
Peki bu iki kaynağı nasıl
doğru anlayacağız ? İşte asıl mesele
burada. Bu konuda dini temelinden
öğrenmek için, bana göre, zamanımıza
da hitap eden, Atatürk zamanında
yazılmış, Elmalılı Hamdi Yazır
Hocamızın, 9 ciltlik “ Hak Dini
Kur’ an Dili” tefsirini, ilkokuldan,
üniversite son sınıfa kadar her sınıfın
seviyesine göre, ders kitabı yapıp
okutmalıyız. Herhalde, o zaman bu
mübarek din ve insanlarımız bu sahtekârların
elinden kurtulmuş olurlar
Hadisler ise, Mehmet Görmez Hocamız
zamanında ülkemize kazandırılan, 7 ciltlik çok
mükemmel bir kitap “ Hadislerle İslâm” okullarımızda
okutturulmalıdır. İşte o zaman, İslâm temelden
öğrenilir ve öğretilerek sahtekârlara
meydan bırakılmamış olur.
Eğer bu mükemmel iki kitap yeni nesillere
hazmettirilerek okutulup anlatılırsa çocuklar,
gençler, ergenler, yetişkinler, hatta yaşlılar dahi,
doğru dini ve doğru dini bilgiyi anlamış ve almış
olarak hayatlarını buna göre düzenleyip her türlü
sapık guruplardan kendilerini korumuş, İslâm’
ın doğru şeklini öğrenmiş ve insanları
doğru değerlendirmiş olurlar. Yanılgıya düşmezler
kendilerini sömürenlere izin vermezler. Bu da
çok mükemmel bir eğitim ve kalıcı bir işbirliğiyle
gerçekleşir. Bunu yapmak hiç de zor değildir.
Eğitim bir ülke için stratejik bir alandır.
Çocukların ruh dünyası ve hayal dünyası okulda
ve ailede aldığı eğitimlerle şekillenir. Bir millilikten
söz edeceksek çocukların terbiye, görgü ve
bilgileri, milli değerlerimizle şekillenmesi gerekir.
Atatürk “ Terbiyedir ki bir milleti ya hür,
müstakil, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır
ya da bir milleti esarete ve sefalete terk
eder.” diyerek eğitimin ne kadar önemli olduğunu
veeğitimin her şeyden önce ele alınması
gerektiğini vurguluyor. Bir millet ya eğitimle var
olur, yücelir ya da eğitimsizlikle yok olup köleleşir.
Selam ve saygılarımla…

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • Taha Tuglular 27 Mayıs 2021 22:07

    Bu güzel yazıyı paylaşıyorum. Dediğiniz gibi Kuranı en iyi okuyan ve anlayan iyi bir Musluman olur.Zaten Kur'an okuyup anlaşılıp yaşamak icin inmiştir.Kuran mezarlıkta okunmak için inmiş bir kitap Bir kitap değildir.Yasin süresi 70. Ayet Kuranin diriler için inmiş bir kitaptır diyor.