Göçmen, mülteci, sığınmacı, yabancı... Hala daha adı konulamayan bu iltica ve mülteci meselesini çok yönlü araştırmak lazım. Sosyolojik tarihi, coğrafi, ekonomik şartları göz önünde bulundurarak bu meselenin halli için insanların elinden gelmeyeni dahi yapması gerekiyor. Çünkü dünyada savaşlar bitmiyor, kan durmuyor. Mazlum yurdundan, yuvasından çıkması gerekiyor. Başkalarının kapısında, kafirin merhametine, gaddarın rahmine maruz kalıyor. Suriye Ürdün Yemen Pakistan Afganistan ve şimdi de Ukrayna gibi savaş düzeni ve kanın eksik olmadığı coğrafyamızda bu mülteci meselesi hiç bitmeyecek gibime geliyor. Ülkemizde 5 milyon 940 bin çeşitli milliyetlere ait mülteci yaşamakta. 3769 bini Suriyeli olmak üzere Afganistan, Yemen ve diğer ülkelerden sığınmacı barındırmaktayız. Eğitiminin, sağlığının, istihdamının aranmasının karşılıksız sağlanması koşuluyla Türkiye’nin haricinde dünyada hiçbir millet bu işe tenezzül etmemektedir. Mesele Müslümansa dünyanın yapacağı bir şey yokmuş gibi bir durum var ortada. Yunanistan kendi sınırlarına dayanan insanlara vahşi işkenceler yapmaktadır. Değil insana hayvana dahi yapılmasına gönül rızası gösteremeyeceğimiz işkenceleri bütün Avrupa’dan görüyoruz. Medeniyet diye bize yutturulmaya çalışılan yaşam modelinin medeniyetten çok narsist, egoist ve faşist tanımlamalarla izahı mümkün olan bir yaşam modelini örnek olarak gösteriyorlar. İçimizdeki bakıcıların da uzun zamandır ağızlarında gevezelikleri Suriye politikasını ve mülteci sorununu kaşımaya çalışıyorlar. Bir algı üstünden yapmaya çalıştıkları ekonomik darboğaz da sanki müsebbibi onlarmış gibi bir iç karışıklık tezgahlanmaktadır. Acı ve keder üzerinden, yokluk ve sefalet değerlerinden kendilerine rant devşirmeye çalışan ucuz siyaset adamlarına sesleniyorum: Yarın başkalarının kapısında bekleyen çocuklarınızı düşünmedikçe bu art niyetinizden vazgeçmeyeceksiniz, biliyoruz ama sizin de bilmeniz gereken önemli bir mesele var ki merhamet etmeyene merhamet olunmaz! Bugün olmasa bile yarın o iktidara gelme hırsınızla beraber elinize bulaştırdığını mazlum haklarıyla o gününüz çetin olacak... Cehennem var, adalet var, nizam var, terazi var.