Benim olduğu gibi herkesin de bir hikayesi var. Hayalleriyle örtüşmemiş, umduğunu bulamamış. Hani diyor ya şair her adım atışta yollarda yıpranmış diye. Kimi çeşme başında yavuklusunu beklerken yaşlanmış, kimi umudumu hayal meyal kalkan uçaklara bağlamış. Dokuz çocuktan en vefalısı onu huzur evine getirmiş son görev olarak. İşlemediği cinayetin 36. yılında tesadüfen fark edilmiş masum olduğu. Kime dokunsan bir ah işitirsin, bir hikaye dinlersin. En çok da felek suçludur aslında ama bu feleği ne kimse görür ne de tanır ya. Buranın bir oyundan bir meşgaleden ibaret olduğunu ne kadar üflersen üfle kulağına malayani işlerden vakti olmaz anlamaya insanın. Anladığı gün hikâyenin sonudur aslında. Her gün bir hikâye başlar bin hikâye son bulur. Heyhat desende ne dinleyen nede dinleten memnundur ya. Herkesin bir derdi var durur içerisinde yi bir türkü dizesi olarak dinleriz ama bizim hikayemizi kimse dinlemez ya. Her yürekte bir aslan yatarken aslanın kafesine düşmüşlerden bı haberdir o yürek sahibi. Herkesi şaşırttan hayrette düşüren nice hikayeler dinlesekte ibretlik bizim hikayemiz de birgün ardımızda ibret bırakacak cinstendir. Bu döngü böyle devam eder, her doğan bir hikayeyle ölür.