Hazine'den yardım almadan siyaset
yapan tek partiydi.
"Bir hayalim var. Başını örtenle
açanın, aynı üniversitede yasaksız,
kavgasız, kardeşçe yaşadığı bir
ülke hayal ediyorum. Bir hayalim
var, Türk, Kürt, Alevi, Sünni ayrımı
olmadan zengin ve fakir ayrıcalığı
görülmeden, imtiyazsız,
sınırsız bir Türkiye istiyorum."
"Namlusunu millete çevirmiş
tanka asla selam durmam."
"Eller silah değil, kalem tutmalı."
"İşkence yapılıp yapılmadığını"
sorması üzerine "Türk devletini
size şikayet edecek birisi değilim."
diyen bir siyasetçi o Türkiye sevdalısı
o memleket aşığı Türkiye
için canını veren bir siyasetçiydi
ve o canı hain bir yapı elinden
aldı.Rahmet ve minnetle 12
yılın ardından yanıyoruz.
MUHSİN YAZICIOĞLU'nu
Allah mekanını Cennet eylesin.
Onun canına kıyan hainleri
YAŞASIN CEHENNEM
diye yad ediyoruz.
Anadolu gençliğinin okuyarak
adam olması, milletine ve vatanına
hizmet etmesi gerektiği düşüncesiyle
hareket eden
Yazıcıoğlu, 24 yaşındayken devrin
Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'e
mektup yazarak, "Eller silah değil,
kalem tutmalı." diyen bir gençlik
lideriydi
Milletini ve devletini "aşk" derecesinde
seven Muhsin Yazıcıoğlu,
darbe döneminde tüm yaşadıklarına
rağmen Avrupa Birliği İnsan
Hakları gözlemcilerinin "İşkence
yapılıp yapılmadığını" sorması
üzerine "Türk devletini size şikayet
edecek birisi değilim." diyerek yaşadıklarını
sineye çeken ve devletine
küsmeyen bir lider olarak
1987'de yine milletine hizmet için
siyasete kaldığı yerden devam etti.
Türk, Anadolu'da bin yıldır hükümran
olan ve İslamiyet ile bir
araya, aynı hedefe yönelen büyük
bir milletin adıdır. Fatih, Selahaddin
Eyyubi, Sokullu, Mimar
Sinan, Mevlana, Mehmet Akif bu
coğrafyaya İslamiyet'i nakşetmiş
Türk ulularıdır. Milletimizle, bin
yıldır İslamiyet'in şerefiyle şereflendiği,
İslam sancağını zirvelere
diktikleri için iftihar ediyoruz. Bu
tarihin ve kader birliğinin bu topraklardan
yükselecek yeni bir
hamleye sağlam bir başlangıç teşkil
ettiğine inanıyoruz."