ESKİ BİR GELENEK RİYAKARLIK

Dün 28 Şubat’tı. 28 Şubat hakkında
ufak tefek bir şeyler yazmıştık ancak
bir önceki gün de 27 Şubat’tı. Bu iki
günde benim için hüzünlü bu iki günde
benim için büyük manalar ifade eder.
27 Şubat’ta rahmetli Erbakan merhum oldu,
28 Şubat’ta rahmetli Erbakan mahrum oldu.
Önce 28 Şubat’ta haklarından mahrum oldu, iktidardan
indirildi sonraki yıllarda bir 27 Şubat’ta
da rahmeti Rahman’a kavuştu.
Ben onun müslümanlığına şahidim. Bir talebesi
olarak, cemaatinden biri olarak, ideolojisinden
biri olarak, yakınen tanıyan biri olarak
onun müslümanlığına,
onun devlet adamlığına,
onun kaygılarına,
yaşam tarzına, mücadelesine
şahit biri olarak
söylüyorum ki Allah
onu peygamberine
komşu etsin.
O ne güzel bir
adamdı. Dün benimle
aynı ifadeleri söyleyen
o kadar çok adam
gördüm ki... O kadar
benzer ifadeler kuruyorlardı
ki... Biz onu
anlayamadık. Biz onun
kıymetini bilemedik. Onun zamanında para gördük,
onun zamanında rahat ettik gibi uzun uzun
bir sürü cümle duydum ancak riyakarlık ve ikiyüzlülük
tarihten günümüze ulaşan ender sanatçılardan
biridir.
Eski taş ustaları, eski marangozlar, eski marancılar,
eski nalbantlar yok artık; nesilleri tükendi
ama riyakarlar ve iki yüzlüler bugün sanatlarının
zirvesine çıkmış durumdalar. İnsan kendini
bu kadar inkar eder mi? İnsan, insanın gözünün
içine baka baka yalan söyler mi? İnsan bu kadar
riyakar olur mu? Hâsılı yazıklar olsun!
28 Şubat sürecinde Dünyayı başına yıkanların
bugün eli dizinde dövünmelerini samimi
bulmuyorum. Sanki o başörtüsüne uzanan kirli
el onun değilmiş gibi sanki o süreci bunlar başlatmamış
gibi sanki bu ülkede baskı ve zulüm
adına hiçbir şey yapılmamış gibi bugün utanmadan,
yüzleri kızarmadan hatta ve hatta Allah’tan
korkmadan aynı minval üzerine yalan söyleyerek
yüzümüze bakıyorlar.
Kalpleri en iyi bilen Allah’tır ancak Müslüman
da feraset sahibidir. “Biz, onların kalplerinde
gizlediklerini biliriz” ayeti kerimesine inananlar
olarak kalplerindekini tahmin ediyoruz.
Ancak çıkar uğruna bile olsa insan bildiği doğrudan
ayrılmamalı, insan riyakar olmamalı.
Dikkat ederseniz burada bir ayrım yapıyorum;
Müslüman demiyorum insandan bahsediyorum
çünkü Müslüman olan dediğine pişman
olandır. Bunların ne nedameti ne de lafızları
bana asla samimi gelmiyor. Bakalım daha çıkar
uğruna kendilerini nasıl işlere sokacaklar Bekleyip
göreceğiz.