DUYGUSALLIK AŞILAYAN, AŞI KARŞITLARI

Halen daha bugün birileri “ aşı olmak
nasıl en temel hak ise,aşı olmamak da
en temel insan haklarından biridir.” gibi
bir takım saçma sapan fikirleri ileri sürüyorlar.
Ben buna katılmıyorum ve bu fikri şiddetle
reddediyorum. Kişi kendisini, sorumlu olduğu
aile fertlerini ve toplumda yaşadığı için, toplumsal
fertleri sonuna kadar düşünmeli ve buna saygı
göstermelidir. Burada bir dayatma yoktur, fertlerin
devlete ve topluma karşı görevleri vardır.
Bugün dünyada covit-19 gibi bir gerçek vardır,
buna karşı da en etkili ve en güçlü silah aşıdır.
Tarih boyunca bunun örnekleri çok görülmüştür.
Hükümetimiz bu kamu düzenini sağlamak ve tesis
etmek için canla başla çalışmaktadır.
Başta Muhterem Cumhurbaşkanımıza ve Hükümetimize
müteşekkiriz. Aşıyı alıp getirdiler, esnafımıza
büyük destekler verdiler, işsizlik fonunu
açarak her kesime gerekli desteği yaptılar. Ellerinden
geleni yaparak halkımızın sağlığına azami
gayreti göstermektedirler.
Aşı karşıtları tamamen hamasetle, duygusallıkla
hareket etmektedirler. Bunların bilime ve bilim
alanında çalışan insanlarımıza saygıları yoktur.
Bilimi reddetmektedirler. Bilimden uzak insanlara
ise cahil denir. Cahiller akılları ile değil, tamamen
duyguları ile hareket ederler ki duygusallığın insanlık
tarihinde yeri yoktur. O zaman bu kadar bilim
mekanları kapatılsın, bilim bir kenara itilsin,akıl
değil de saçma sapan duygular öne çıkarılsın.
Böyle mi ? Halbuki Rabbimiz 56 ayette akıldan,
akıl sahiplerinden ve akledenlerden bahseder.
Hele hele bir grup aşı karşıtlarının bunu bir
propagandaya çevirmeleri, bunu yaygınlaştırma
ları ve hele de bir mitinge dönüştürmeleri son derecede
yanlıştır, kötüdür, topluma karşı büyük bir
saygısızlıktır. Demokrasilerde hiçbir zaman sonsuz
özgürlük yoktur.
Her ne olursa olsun, ortada üretilmiş bir öldürücü
virüs var, dünyada ve ülkemizde birçok
insan hayatını kaybetmiştir. Bu malum virüsten
kurulmanın yolunun da aşı olduğu gerçeği vardır.
Dünyada ve ülkemizde, bunun örnekleri de aşıdan
kaçanların, hastanelerde yoğun bakımlarda,
entübe durumunda olanlarda, büyük acılar içerisinde
kıvranarak hayatı kaybeden lerde rahatlıkla
görülebilmektedir. Rakamlar ortada. Kimsenin gocunmasına
gerek yok.
Hayatını bu işe vermiş çok değerli bilim
adamları, devlet adamları boşuna “bas bas”
çağrı yapmıyorlar. Bu virüsün ne kadar öldürücü
olduğunun bilinmesinin ve bunun karşısında da
tek çarenin “AŞI” olduğunun altını kalın çizgilerle
çizmektedirler.Allah hepsinden razı olsun. Âmin !
Mesela dünyayı kavuran çiçek hastalığına karşı
bilim adamlarının, 12 yıl süren bir çalışmanın
ardından, çiçek aşısını, nasıl sağlam ve dayanıklı
bir hale getirdikleri bilinmektedir. Bir kolera, bir
veba,bir çocuk felci vb. hep böyle olmuştur. Bugün
de bilim tarafından bu meretin panzehirinin
aşı olduğu artık kanıtlanmıştır. Ee o zaman aşı karşıtları,
sizin bilimsel bir panzehiriniz var mı ? Yok.
O zaman neden debelenip duruyor, insanların
akıllarını çeliyorsunuz? Bu yaptığınız kul hakkı demektir
ki bunun günahı da vebali de çok büyüktür.
Yapmayın,etmeyin, hamasetinizle
bu kadar insanın kanına girmeyin,
hastalanmalarına, ölümlerine sebep
olmayın. Bunun hesabını ahirette
nasıl vereceksiniz ? Allah’tan
korkun, kullardan utanın.
Bu yüzden bu toplum “aşı
olmayacağım” diyene hiçbir zaman
saygı duymadı, duymuyor.
Toplum varken “bu kişisel bir
tercihtir” lafı da boş, tutarsız bir
laftır. Mesela kanser gibi,böbrek
gibi, kalp hastalıkları gibi hastalıklar
bulaşıcı değildir. Bu konuda
tedavi olmamak hastaneyi kabul
etmemek kişinin kendi tercihi olabilir.
Diyeceğimiz bir şey yoktur.
Fakat böyle bulaşıcı olan ve dünyayı,
kasıp kavuran, bu meret illet
için, bunu kimse söyleyemez “tercihimdir”
diyemez. Hiç kimsenin
bir başkasının hastalığına çanak
tutması kabul edilemez.
Bunun bir de “kamu düzenini tesisi” vardır
ki burada herkesin durup kendisine gelmesi
gerekir. Eğer senin davranışın, kamuya zarar veriyorsa
ben bunu devam ettireceğim diyemez, okula
giremez,uçağa binemez, toplantılara katılamaz,
markete adım atamaz, kusura bakma.
Sen o aşıyı yaptırmadığın zaman, bu mereti
binlerce insana bulaştırıyorsun,insanların hakkına
tecavüz edip kul hakkına giriyorsun. Devlet bunu
böyle kabul ediyor.
Bir de bu aşı karşıtları,bilmem hangi sıvı bu virüse
karşı koruyucu oluyor diyorlar. Nereden belli,
elinizde bir çalışma, belge, bilgi var mı ? Yok. Sizin
bu sıvının finansörü olmadığınız ne malum? Hem
aşıya karşı çıkıyorsunuz hem de çözüm bu sıvı diyorsunuz.
Demek ki siz de bu virisün panzehirinin
aşı olduğunu biliyorsunuz. Ama insanlara “aba
altından sopa gösteriyorsunuz.” Yapmayın,
etmeyin elinizi kana bulamayın.
Hele o mitingte, işi, lokumun içerisinde corona
virüsü olduğu komplosuna kadar dayandırdılar.
Cevap verin o zaman. Hani corona yoktu? Siz
bunun için miting yaptınız. Ama lokumda corona
virüsü varmış, demek istiyor, coronanın varlığına
üstü kapalı olsa da inanıyorsunuz. Demek aklınız
komplo teorilerine inanınca o duygularınız çöplüğe
dönmüş oluyor.
Akılnızı başınıza alın. Aşı olun. Kamu düzenine
uyun. Konuyu zorlaştırmayın. Sağ olsunlar, var olsunlar,
canla başla çalışan sağlık çalışanlarına, devlet
adamlarımıza, okula giden öğrencilerimize ve
topluma saygılı olun. Dünyadaki
tek bilgili benim deyip oradan buradan
devşirdiğin asılsız, köksüz,
dipsiz bilgilerle böbürlenmeyin.
Böbürlenenler hep helak oldular.
Hele hele aşı konusunda bazı
proflar, bazı köşe yazarları öyle
şeyler söylüyorlar ki sanki insanın
aklı dururyor. Yok efendim “aşı
olanlar süper taşıyıcı olabiliyor.”
Aşı karşıtları,gelinen noktada
aşırı karartma yapmaktadırlar,
yanlış bilgilerle, komplo teorileri
üretmektedirler.
Milletimizin büyük çoğunluğu,
aşı karşıtlarına zaman zaman
büyük çapta kızgınlık duyuyor.
Çünkü araştırmıyorlar, küresel şirketlere
karşıymış gibi görünüyorlar.
Zaman zaman devleti hedef
alanların eline koz veriyorlar. Hep
algı operasyonlarına inanıyorlar. Bu komplo teorilerinden
artık kurtulunuz, gerçekleri görerek hareket
ediniz. Kesinlikle aşı olunuz. Olmayanlara da
yardımcı olunuz.
İnşâAllah, yakında Türkovac aşısı tamamlanacaktır.
Bu aşı hem bizim hem de dünyadaki
insanların, hatta aşıya ulaşamayan fakir ülkelerin
umudu ve şifası olacaktır. Allah, bu meret hastalıktan,
tüm insanlığın ve ülkemizin tez vakitte kurtulmasını
nasip etsin. Âmin,Âmin!..
Yüce Rabbimiz başta, Muhterem Cumhurbaşkanımıza,
AK Parti Hükümetimize, Sağlık Bakanımıza
ve tüm sağlık personelimize, diğer tüm çalışanlara,
devletimize, milletimize, zeval vermesin,
onları her olanda muzaffer eylesin. Rabbim yar ve
yardımcıları olsun. Âmin, Âmin !..
LÜTFEN, AŞI OLUN, AŞI OLUN, AŞI
OLUN!..
Selam ve saygılarımla…