Süper bir giriş yaptığımız fakat devamını
getiremediğimiz dünya kupası eleme
maçlarında son düzlüğe umutlu girdik.
Letonya maçının son anlarından Burak
Yılmaz’ın kendi becerisiyle aldığı penaltı, bizi yeniden
yarışa dahil etmişti.
Cebelitarık maçında attığımız altı golün üstüne
bir de Noveç ve Hollanda’nın puan kayıpları
eklenince aldığımız
üç puan “yeme de
yanında yat” oldu. Bu
gece öyle bir maça çıkıyoruz
ki tam bir düello
olacak.
Birinci ihtimal Hollanda’nın
yenilmesi ve
bizim kazanmamız...
Bu ihtimal gerçekleşirse
Katar’a doğrudan
katılmak gibi bir piyango
vurmuş olacak.
İkinci ihtimal Hollanda’nın
kazanması
veya berabere kalması bizim ise kazanmamız
veya berabere kalmamız. Bu durumda Hollanda
direk gidiyor ve biz play off oynuyoruz.
Hollanda Norveç’e en az üç farklı yenilir
biz de Karadağ’da kaybedersek bir anda tüm
şanslarımızı yitiriyoruz. Norveç’in kazanması ve
bizim berabere kalmamız durumunda da eleniyoruz.
Tam bir kördüğüm...
Buraya kadar göz attığımız tablonun birkaç
farklı versiyonu daha var ancak önemli değil.
Buradan anladığımız tek şey var; kesinlikle kaybetmemeliyiz
ve mümkünse kazanmalıyız.
Kazanmak için saldırırsak kendimizi ateşe
atabiliriz o nedenle öncelik puan kapmak olacak.
Rakibimizin maçına göre galibiyet için risk
de alabiliriz ancak kesinlikle ilk hedef en az bir
puan olmalı zira Hollanda’nın kendi evinde maç
vereceğini sanmıyorum... Haydi bakalım, şimdi
milli takıma pozitif enerji gönderme zamanı...