S eçim yaklaşıyor. Aday yok, proje yok, bir garip gizem devam ediyor. Bekleyin çok güzel bir şey olacak imajı ve izlenimi millette bir ‘hadi sende’ meselesi başlattı. Artık muhalefet ne derse millet hadi sen de diyor. Siyaset üretemezseniz olacağı budur. Ortaya bir aday koyamayışı, ekonomik, sosyal, kültürel, tarım vesaire her ne argüman varsa bir fikir beyan etmeyen, sadece gizemli toplantıları ayda birden 15 günde bire indiren bir muhalefet var ortada. 45 dakikalık kısa metrajlı bir filmde 32 dakikalık yan yana dizilme, sırıtma, lambalarla oynama, birbirini hizaya sokma görüntüsünden sıkılan izleyici kalan dakikalarda ne olacak da bu arayı kapatacak olan sahneyi bekliyor. Biz bekleye duralım adamlar bu boş vakitlerinde ne konuşacaklarını da bilmiyorlar. Uzun uzun düşünüp gece yarısı bulduğu başörtüsü argümanının 2013 yılında çözüldüğünü unutarak hatta ve hatta kendi kopardıkları ipler daha bağlanmadan bu işin artık rafa kalkması gerektiğini söylüyorlar. Oysa bu mesele hallolduğu raflarda tozlanmış durumda ama burada kasıtlı yapılan bir şey var. Muhafazakar kesimin oyuna talip olan ve kararsızlardan kendi çuvalına ne kadar doldururum hesabı ile sapan saçma işlere imza atıyorlar. CHP genel başkanının bu çıkışından sonraki süreçte sessizliğe gömülen partisi, fırtına öncesi sessizlik pozisyonunu almış durumda. Bir helalleşme tiyatrosu peşine gelen başörtüsü hikayesi ellerinde patlayınca bakın daha neler çıkacak ortaya diye merakla bekleniyor. Neyin çıkacaklarını ben az çok tahmin ediyorum ama bu işte dananın kuyruğu yakında kopacak. CHP bu işi koparıp atacak o zaman size dananın kuyruğu diye bir yazı yazacağım eğer ölmez isem ölürsem dananın kuyruğunun koptuğu noktayı siz zaten o zaman geldiğinde aha koptu diye hatırlayacaksınız. Yaşayıp göreceğiz yaşarsak şayet.