ÇOK FARKLI BİR BOYUT

Ülke olarak futbola karşı inanılmaz bir tutkumuz var. Fakat son yıllarda ülkemiz futbolu yanlış yönetimlerle maalesef uçurumun kenarına geldi. Süper lig ve TFF 1. Ligde oynanan müsabakaların tamamını takip etme fırsatımız oluyor. Ne oynanan oyunlardan ne de hakem kararlarından hiçbir vakit memnun kalmıyoruz. Sadece süper ligde her yıl bir takım oynadığı oyunla tüm futbol severlerin beğenisini topluyor. Nihayetinde ise güzel oynayan takım şampiyonluğu koparıyor. Fakat Avrupa futbolu özellikle İngiltere liginde alt liglerde dahi oynanan mükemmel oyunlar bizim süper lig müsabakalarının çok çok üzerinde oluyor. Öyle ki, rakiplerine merhamet yok. 8-9 gol atmış olsalar dahi nasıl 10. Golü atarım derdine düşüyorlar. Önceki gün şampiyonlar ligi müsabakasında City, deplasmanda İspanyol ekibi Sevilla’yı 4-0 mağlup etmeyi başardı. Gerçekten nefesleri kesen bir maç oldu. Oyunculara isim isim takılmaya gerek yok. Her oyuncu kendi çapında zaten yıldız, müsabakanın son saniyelerine kadar verilen mücadele, pes dedirtiyor. İngiliz takımlarının bu kadar doyurucu bir futbol oynaması, Sevilla maçının 90+3. Dakikasında City takımının savunma oyuncusunun pozisyon dahi yokken gelip gol atması futbol felsefelerinin nasıl bir boyutta olduğunu gösteriyor. Bizim ise genel olarak futbol mantalitemiz son dakikalarına 2-0 girsek dahi skoru korumanın derdine düşerek kontradan nasıl gol bulurum diye düşünüyoruz. Bu sebeple şampiyonlar ligine tek 1 takım dahi artık gönderemeyeceğiz. Tabi gidecek olan takım zaten elemelerde geri dönüyor. Fakat İngilizlerin 7-8 takımı şampiyonlar liginde mücadele veriyor. Futbolda çağ atlamışlar. Bizler ise sadece uzaktan gıptayla bakmakla yetiniyoruz.