Bütün salıncakları kesmişler

Sabah kızım uyandırdı. Daha beş yaşında. Banada biraz düşkün her kızın babasına olan düşkünlüğü gibi. Baba kalkarmısın dedi, Bütün salıncakları kesmişler. Biraz telaşlı biraz uykulu. Parktaki salıncaklardan bahsesiyor sandım. Sonra “yüramda görmüşüm” dedi. Sabah sabah aylan bebek aklıma geldi. Sarıldım kızıma sıkı en sıkı. Bir çocuğun ic dünyasını hayal etmek ne zor, ne menem bir iş. O masum bakışı salıncağının neden ve hangi hesapla kesilişine bikarar bakışı çok dokundu bana. Çok yandı içim. Keşke kızımın kesilen salıncağı gibi hepsi rüya olsa. Ne çok eylüller aylanlar rüya olmayan bir gerçeklikle salıncaklarından, hayallerinden hayatlarından oldular. Ne uğruna. Suriyeli çocukları izledim epey bir zaman. Mültecimi göçmen mi hala isimlerine karar verilemeyen bu bedbaht yavruların bahtlarına talihlerine kara çaldılar. Ne çok eylülün sabah rüyalarını ellerinden aldılar. Çok içim yandı. Tarifi imkansız bir duyguyla boğazımda düğümle kalakaldım. Milyonlarca çocuğun masumun masabaşı planlarında üstü çiziliyor. Sırf müslüman olması gerekmez mazlum olması için. Mazlumlar son çeyrekte hep müslümanlar olduğu icin demedim. Dünyayı dizayn eden yarı dünyalılar ağababalarına çocuk kanı enjekte etmek için dinmi ararlar. Masum nedir, günah nedir, hülya ve umut nedir bilmezler bu soyu kırıklar. Kızımın salıncağını kesecek adamın alnını karışlarım demek geldi içimden. Benim gibi salıncağına bir dünya yakacak kaç bin babanın kollarında eylülleri kan kırmızı çiçekleri soldu. Iraklı suriyeli lübnanlı kaç milyon çocuk gördüm salıncağına ağlayamayan. Kaç aylan bebek gördüm yüzü koyun hayalleri elinde kalmış. Çok içim yandı. Boğazımdaki ilmik altımdaki tabureye muhtaçtır şimdi. Nasıl ağlayacağımı bilmiyorum. Bütün salıncakları kesmişler.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.