Belki bir gün. Umut hep vardır ya. Belkiler bizi ne çok sıcak tutar. Ne çok bekler ne çok avunuruz bir belkide. Belkide kıskandığımızda bizi kıskanıyordur. Belkide hiç gelmeyecektir giden. Belki yarın, belki yarındanda yakın, kim bilir. Belki iyi gider şansımız, belki yarına çıkamayız. Belki derman bulunur, belkide bu dertler bizi iflah etmez. Belki yetişirim, belki yetişemem, belki yaşamam bile, kim bilir. Umut emekle büyür ya, belki emek vermek gerekir, belki emeğin boşa gider. Belki boşa kürek sallarsın, belki salladığın bütün kürekler seni kıyıya taşır. Belki daha çok beklersin sabahı, belkide hiç sabah olmaz. Bir umut ya yaşamak. Belki iyi gelir bu ilaçlar, belkide çaresi yoktur. Hayata dair, zamana dair, yağmura dair belki. Şiire dair, toprağa dair belkide. Bir avucunu gözümüzü doyururken, bir avucuna bin can düşer belki. Bir ikindi ıslaklığında cihanı saran bütün kokusuyla can dağıtırken yağmur, belki de bir canın canını yakar kim bilir. Kim bilir belkide sarıdır, turuncudur, mavidir düşler, belki kızılın ötesindedir beklentiler. Bilemediğimiz, bulamadığımız, göremediğimiz ne çok şeydir belki. Düne bu güne yarına dairdir belki. Umutlar hayaller emekler beklentilerdir belki. Belkide hiç bir şeydir. Adını koyamadığımız şeylerin adıdır. Bahane ettiğimiz, suya saldığımız, zaman kazanmaya çalıştığımız boşlukları dolduran şeydir belki. Belki yaratılış kodkarımızda önemli bir yazılımdır. Belki ilahi bir ikramıdır, belki serzenişimizin, yakarışımızın adıdır belki. Belkide dil sürçmesi, belkide bilmediklerimizin lisanı halidir. Yinede her halükarda harikulade bir şeydir belki. Ne adı ne sanı nede şöhreti olmasada, belki yarındır belkide yakındır eksimize. Belki kandırır, belki avuturuz kendimizi ama belkide hayatın ta kendisidir. Belkide.