Bağımlılık İradesizlik Değil

Bağımlılık sadece alkol, madde, sigara
ile sınırlı değil, davranışsal
bağımlılıklar da bulunuyor. Özellikle
pandemi sürecinde alkol, madde ve
sigara bağımlılığı ile birlikte bu maddeler
dışındaki davranışsal
bağımlılıklar da ön plana çıktı. İnternet
bağımlılığı, internette oyun bağımlılığı,
bahis ya da kumar oynama gibi
davranışlar ile birlikte internetten kontrolsüz
alışveriş, internette aşırı sohbet
etme ya da sosyal medyada fazla gezinme
gibi birçok davranışsal
bağımlılıklar bu dönemde daha çok gözlemlenmeye
başlandı. Tekrarlayan
davranışlarda aynı alkol ve madde gibi
beynin ödül merkezini uyarmakta ve
bağımlılık yapıcı bir etki göstermektedir.
Evde kapalı kalınan bu günlerde
sıkıntı ve boşluk hissi ile baş edebilmek
için beyni kısa yoldan uyaran
davranışlara eğilim atmaktadır. Bir
süre sonra bu davranışlardan uzak
kalındığından huzursuzluk ve sıkıntı
gibi belirtiler ortaya
çıkmaktadırBağımlılık denildiğinde
çoğu kişinin aklına hastalıktan ziyade
bireysel eksiklikler geliyor; “iradesine
sahip değil, kendisini tutamıyor, kişiliği
bozuk” gibi tanımlamalarla düşünüyor
bağımlılık sürecini. Bağımlılığı bir irade
ile çözebilecek gibi görüyorlar ancak
bu çok büyük bir yanlıştır. Bağımlılık
zarar verici sonuçlara rağmen,
zorlantılı bir şekilde madde/alkol kullanma
ile karakterize uzun soluklu ve
tekrarlayıcı bir beyin hastalığıdır.
Madde kullanımının tetiklediği ve
beyinden kaynaklanan fizyolojik ve biyolojik
değişiklikler sonucunda ortaya
çıkmaktadır. Madde kullanan kişilerin
öncelikleri ve davranışlarını kontrol
etme yetileri olumsuz etkilenmektedir.
Bağımlılık, uzun bir süreç içerisinde
gelişen, büyük ölçüde davranışları etkileyen
bir beyin hastalıktır. Beynin
temel haz maddesi olan dopamin hormonun
dengesinin bozulması sonucu
ortaya çıkmaktadır. Beynin ödül ve
ceza merkezinde yapısal bozukluklar
meydana gelmesi ile bağımlı olan
bireyler anlık olarak alacakları hazza
odaklanmakta, uzun dönemde ortaya
çıkabilecek zararları
değerlendirememektedir