Geçtiğimiz hafta oynanan Göztepe maçının hemen akabinde rakiplerimizin oynadığı müsabakaları takip etme imkânı bulduk. Kendi sahamızda büyük bir fırsat teptik. Kazanmış olsaydık çok zor geçecek olan bir Samsun maçı öncesinde büyük bir avantaj sağlayacaktık. Fakat her zaman olduğu gibi fırsatlar tepmeye devam ettik. Rakiplerimize altın değerinde 3 puanlar verip tehlike hattından uzaklaştırıp, kendimizi ateş çemberinin içerisine attık. Silinen 3 puanımız maalesef puan cetveline yansıdı. Son aldığımız iç saha galibiyetini hiç oynanamamış sayacağız. Göztepe maçından mutlak galibiyet bekliyorduk. Fakat oyuncular sahada maçı kazanmak adına tek hamle yapmamakla birlikte belki de gelecek olan 1 puanı da beceriksiz bir oyuncunun ayağına teslim ettik. Nihayetinde ise rahat kazanacağımız bir müsabakayı beceriksizliğimizle bir şekilde rakibimize teslim ettik. Sezon başından bu yana böyle çok puanlar hediye ettik. İşin sıkıntılı tarafı sezon sonunda bu kaybettiğimiz puanlara çok ah vah edeceğiz. Lakin iş işten geçmiş olacak. Bizim en büyük şansımız ise rakiplerimizin de bizimle aynı durumda olmasıdır. Gençlerbirliği haricinde alt sıralarda bizimle birlikte mücadele eden hiçbir takım kazanamadı. Bu hafta Gençlerbirliği deplasmanda Pendikspor maçından galibiyetle ayrılırsa güzel bir hava yakalayacaktır. Bizim ise işimiz çok zor olacak. Futbol bu diyeceğiz. Fakat doğru konuşmak gerekirse galibiyet düşünmüyorum. 1 puan koparırsak çok mutlu oluruz.