Töremizde adetlerimizde gelenek ve göreneklerimiz de ne kadar güzel işler var da haberimiz yok. Selam veririz mesela selamünaleyküm demek Allah’ın selamı rahmeti bereketi sizin üzerinize olsun demektir aslında selam bir emniyet şifresidir selam veren adam şunu söyler benden size asla zarar gelmez benden emin olun manasındadır. Selamı alan ve aleyke senin de üzerine manasına aleyke ya da aleykümselam der sen de bizden yana emniyettesin demektir. Hapşırırız elhamdülillah dediniz yanımızdaki yer hem mükellah yani Allah sana acısın der diğeri mukabele olarak yehdini ve yehdi’yekümullah Allah bana ve size hidayet versin der. Buna benzer ne kadar çok iyi niyet ve şifreli işler vardır da unutmuşuz geçip gitmiş yeni neslin adını Z kuşağı derken itilmiş kendi başına bırakılmış eğitilme gereği duyulmamış rahleyi terliden geçmemiş bu güzel hasretlerden bihaber yetişmektedir. Mahcubiyet duyduğumuz zaman karşısındakini kırmama adına aşk olsun deriz şimdiki yeni jenerasyona aşk olsun dersek fuhşiyat peydah olur yeni nesil aşkı cinsellikle karıştırmakta aklı hayallerine çalışmakta oysa ne kadar güzel bir ifadedir aşk olsun aşk olsun’un da bir hikayesi vardır ya şöyle derler Aşk olsun için Dervişin biri, yine bir derviş topluluğun içerisine gelip. Selâm vererek oturduktan sonra. Topluluk gelen dervişe “Merhaba” demek yerine. AŞK olsun dermiş. Dervişte “AŞK’ınız Cemâl olsun Efendim” diye mukâbele edermiş. Bu sefer topluluk “Cemâliniz Nûr olsun” dediğinde. Derviş: “Nûrunuz Ayn Olsun” dermiş. Ve böylece Selâmlaşma bitermiş. Cümleten AŞK olsun.