Bazen insanları anlamak gerçekten çok güç oluyor. Otobüs şoförlerinin yaşadığı bir sıkıntıyı bizzat tanık olarak yazıya dökmek istedim. ‘Önceki gün akşam saatlerinde K7 hattı ile evime gitmek için durakta beklemeye başladım. Durağın hemen önünde bir araç vardı. Ardından bir dolmuş ve birde farklı bir otobüs geldi. Zaten durağın önü dolu ve farklı sivil araçlar tarafından işgal edilmişti. 3 bayan ellerinde telefonlarıyla otobüsü bekliyorlardı. Nihayetinde otobüs geldi. Durağın sivil araç işgali nedeniyle otobüs biraz arkada kaldı. Şahsımda bir iki adım fazla atarak otobüse bindim. Otobüs hareket ettiği esnada durakta bekleyen 3 bayan bağıra çağıra otobüsü durdurdu. Otobüs şoförüne neden durağa girmediğini sert bir şekilde söylediler. Otobüs şoförümüz ise alttan alarak güzel bir dille durak önünün dolu olduğunu ve bu sebeple 1- 2 adım ötede durduğunu söyledi. Fakat bayanlardan bir tanesi yine sert üslubunu bozmadan tepki göstermeye devam etti. E aynı otobüse bende bindim. 1-2 adım fazla atsanız ne olur diye söylendim. Fakat ellerindeki telefonlardan fırsat bulamıyorlardı. Nihayetinden ulaşacağım yere geldiğim zaman şoför arkadaşın yanına varıp kendilerine sabır diledim ve sonrasında çalıştığım iş yerini söyledim. Olası bir şikâyet durumunda her şeye tanık olduğumu ve şahitlik edeceğimi bilmesini istedim.’ Sabah daha gün ışımadan direksiyon başına geçip, gece geç saatlere kadar ekmek parası derdinde olan otobüs şoförlerimize biraz anlayış göstermek sizlere bir şeyler kaybettirmez. Çoğu zaman iş bitimiyle evlerine döndüklerinde çocuklarına sarılamadan, öpüp ve koklamadan yatıyorlar. Keza sabah erken saatlerde çocuklarının yüzlerini dahi göremeden yine aynı şekilde işlerinin başına dönüyorlar. Belki de anlayışı en çok otobüs şoförlerimize göstermek gerekiyordur. İnsanların sabrının da bir sınırı vardır. Bu sebeple ‘Allah sabırlar versin’ demekten başka bir şey gelmiyor elimizden..