ALDIĞIN NEFESE ŞÜKRETTİĞİN O AN

Gece saat 04:17…

Uyku vakti Afet vakti…

Deprem…

17 Ağustos’tan aşina olduğumuz…

Bizden yaşça büyük olanların daha önceki depremlere de aşina oldukları vardır. Nasıl bir afettir. Bismillah diyip Allah’ı andığımız yalvardığımız anlar…

Herşeyin anlamının yittiği, ölüm ile karşı karşıya kaldığımız, önemli olanın can ve canan olduğu saniyelik anlar.

“Ecel” e iman ettiğimiz gerçeği ile yaşanılan anın korkusunun karıştığı farklı bir duygu… Değişik bir korku. Kafana molozların düşeceği korkusu mu, binanın altında kalma korkusu mu? Vesselam… Deprem çok korkunç bir felaket O zamana kadar sahip olduğun hiç birşeyin anlamının olmadığı, anlamını yitirdiği, aklına gelmediği an, İşte o an. Uğruna günlerce yıllarca çalışıp çaba sarf ettiğin herşeyi unuttuğun ve o kaostan kurtulmak için Allah’a yalvardığın o an… Sağını solunu, çoluk çocuğa kaçın diye seslendiğin, bağrış çağrış…

Dün kıymetli olanların, dün üzüldüğün her bir konunun, bugün hiç değmediği anlar…

Hiç yaşanmamış geçmiş gibi. Sadece o an, o sarsıntı, afetin yaşandığı o gece…

Akıllardan yıllarca silinmeyecek, unutulmayacak anlar. O anları yaşayanların duyguları da aynen böyle. Bir dakikanın üzerinde olan bir sarsıntı…

Ve hiç bitmek bilmeyen bir zaman, bu zaman diyorlar.

Ömür gibi geldi diyorlar. Elden gelen hiçbir şey yok.

Kaçsan kaçamazsın, tutunsan tutunacak hiç bir şey yok. Sağın solun sevdiklerin…

Hiçbir şey yapamıyorsun onlar için. Ömrünü feda ettiğin çoluk çocuğun için bile elden gelen birşeyin olmadığı zamanlar…

Ne acıdır. Depremi yaşayanların duyguları…

Korku, panik, karanlık, soğuk…

Çaresizlik Sonrası ise ya koca bir karanlık Ya da yıkılan binaların altından sağ çıkma şansını elde etmişsen eğer aynı duyguların, farklılaşmış halini yaşıyorsun. Binaların altından gelen sesler ve o anı yaşayan biri olarak onlar için bir şey yapamıyor olmak.

Yine soğuk…

Garip bir sessizlik içinde yığınla ses…

Canla başla zamanla yarışan insanlar. Deprem insanı madden ve ruhen yoran bir felaket. Hem bireylerin hem toplumların hem de devletlerin zor durumda kaldığı bir afet. Aldığın nefese şükrettiğin deli bir afet…

Allah bir daha yaşatmasın diyelim, hayatını kaybedenlere rahmet, yakınlarına, o zorlu anları yaşayanlara ise Allah’tan sabır dileyelim