Ah istanbul, yaşanmıyor, yaşanmıyor
gecelerin diyor ya türküler. Dün de
çekilmeyen bir gündü İstanbul için. Aslında
bizde kar kış rutin şey ama metropoller
için durum aynı değil. Yollar, köprüler,
viyadükler, hava durumu, şoför motivasyonu,
asfaltın kalitesi vs vs her biri etken rol oynuyor
trafik akışında.
CHP yönetimi ıstanbulda sınıfta kalmıştır.
Ancak bunu art niyet olsun diye söylemiyorum,
onlar art niyetli diye söylüyorum. Şimdi bir yol
düşünün; araçlar akıyor,
kar yağıyor ve
hata payı sıfıra iniyor.
Takılacak tek araç
arkada kilometrelerce
kuyruk oluşturur. Bu
olumsuz durumu değil
belediye ekibi hiç
bir kuvvet çözemez.
Buna eyvallah.
Olumsuz hava
şartlarında belediye
çalışmadı diye o kadar
basit propaganda
yapılabilir ki! İş vurmaksa
her taraftan
vurulur. Bizim derdimiz kimseye çamur atmak
değil elbette ama adamlardaki zihniyet bozuk
olunca ulan diyorsun.
Neyse gerek yok. Konu şu:
Adam hem çalışmamış hem de numara yapıyor.
Ekran karşısına geçiyor, iki tane hareket,
bir tane telsiz konuşması ve sonra balık yeme
keyfi.
Bu olmamalı.
İşi buraya getirmemeli bence.
Hem kasıt var hem de tahrik var bence.
Çünkü her işlerinde riyakâr olunca bunlar, bu
işte de art niyet arıyorsun otomatikmen.
Kendimce bu ifadeyi kullanmayı ar kabul
ederim ama işin orjinali bu olunca ah İstanbul
diyorsun içinden. Daha çok keşke denecek bu
konuda.
Konuyu siyasi söylüyorsam namerdim.
Birine taraf birince bîtaraf olmak beni ilgilendirmiyor.
Ben dert ediniyorum bu gibi şeyleri. İki
gün ya da beş hafta sonra bahar gelir, karlar erir,
bunlar unutulur ama o art niyet bitmez bitmez.
Ah İstanbul.