Erzurumspor Kocaeli deplasmanında ilk
yarıyı tamamen yatarak tamamladı.
Neredeyse ilk yarıda lay lay lom yaparak
puan almanın peşinde koştu. “Ben
bu maçı alırım arkadaş” demedi de “Nasıl olsa
alırım” dedi.
Karşısındaki rakip ise tam tersine çok arzu
ederek, tamamen savaşarak, koşarak, basarak
oynadı. Futbol terimi olarak diyecek olursa
resmen ısırdı. Erzurumspor
bu ısırmayı
ancak ikinci yarıda hatırlayabildi
ama atı alan
dereyi geçmişti.
Öne geçmiş olmanın
rahatlığıyla
savunmaya gömülen
Kocaelispor karşısında
çabalar tabiiki boşa
gitti. Son dakikada yenilen
golün bir önemi
yok. Öyle ya da böyle
yenik durumdaydık
zaten. Takımın ilk yarıdan
itibaren maçı kazanabilmek için mücadele
etmesi ve liderlik fırsatını çevirmemesi gerekirdi.
Lig boyunca bütün maçlarını kazanamayabilirsin.
Elbette bazı maçları kaybedeceğiz ama
bu kadar ucuz, bu kadar basit kaybetmek hoş
olmadı. Şimdi hafta içi oynayacağımız Gençlerbirliği
maçını kaybetmemek gerekiyor.
Bu maçı kazanmamız halinde yeni bir tırmanış
yaşayabiliriz. Eksik olan maçı da galibiyetle
tamamlamamız halinde yeniden avantajlı duruma
geçiyoruz ancak Kocaeli deplasmanında
ortaya konulan futboldan uzaklaşarak aslımıza
dönmemiz gerekiyor.
Bu takımın Ankaragücü ile arayı açmaması
gerekiyor. Ankaragücü güçlü bir oyuna sahip
ve aranın açılması halinde kapanması mümkün
olmayabilir.